Pizza mı?

Pizza mı?

Pizza, Latincede ezmek ve öğütmek anlamına gelen “pinsere” fiilinden gelir. Bizim kültürümüzdeki pide gibi pizzanın doğuşu da Mısır,Yunan ve Roma uygarlıklarında arpa ve suyla elde edilen “maza”ya dayanıyor.

Pizza, aslında mozzarella peyniri ve domatesin muhteşem birlikteliğiyle yoksul İtalyan halkının vazgeçilmez lezzeti olarak yüz yıllarca tüketilmiş bir yemek türü. Dünya çapında üne kavuşması ise,1889 yılında Kraliçe Margherita’nın mozzarella peyniri, domates ve fesleğen ile süslenmiş pizzayı tatması ile başlar. Bu tarihe kadar yoksul halk tarafından tüketilen pizza, Kraliçenin kendisine sunulan pizzayı beğenip, aşçıya bir teşekkür mektubu göndermesi ile zengin halkın da sofrasına girmeye başlar. İlgili mektup, hala bugünkü adı “Pizzeria Brandi” olan pizza dükkânının camında sergilenmektedir.

Hikaye ise şöyle, Esposito’nun “Pietro” isimli pizza fırını, İtalya Kralı 1. Umberto’nun sarayı Palazzo di Capodimente ile komşudur. Kral ve kraliçe sarayda dinlenirken onları tam anlamıyla mutlu etmek isteyen saray aşçıları tüm hünerlerini gösterir. Kraliçe canının pizza istediğini söylediğinde ise işler biraz karışır. Bir yoksul yiyeceği olan pizzanın nasıl yapılması gerektiği doğal olarak saray aşçıları tarafından bilinmemektedir. Pizzanın hızlıca yapılabilmesi için hemen Esposito’ya sipariş verilir. Mozarella peyniri, domates ve fesleğen ile yaptığı pizzayı kraliçeye sunan Esposito, kraliçe pizzanın ismini sorduğunda ise heyecandan ne söylemesi gerektiğini unutur ve telaşla kraliçenin adını telaffuz eder. Pizzayı çok beğenen Kraliçe Margherita, Esposito’ya yazdığı mektupta söz konusu pizzadan “Pizza Margherita” şeklinde bahseder. Kraliçenin pizzayı çok sevmiş olması ve bunun için Esposito’ya bir teşekkür mektubu yazması kısa zaman içinde tüm halk tarafından duyulur ve pizza yoksul sofralarından saray mutfağına girmeyi başarır.


Pizza Tarifi için tıklayın.


Oyla post

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir